1.
Roman: İnsanların yaşadıkları ya da
yaşayabilecekleri olayları, yere, zamana ve şahsa bağlayarak anlatan eserlere
roman denir.
*Romanda olaylar geniş ve
ayrıntılı olarak anlatılır.
*Ana olay etrafında olaycıklar vardır.
*Ana olay etrafında olaycıklar vardır.
*Şahıs kadrosu geniştir. Karakter
çözümlemeleri yapılır.
*Zaman olarak geri dönüşler olur.
*Zaman olarak geri dönüşler olur.
Romanlar
çeşitli türlere ayrılır:
-Tarihi Roman: Konusunu tarihten alır.
-Töre Romanı: Toplumun yaşayış tarzını,
geleneklerini, adetlerini işleyen romandır.
- Psikolojik Roman: Ruh çözümlemelerinin
yapıldığı romanlardır.
- Egzotik Roman: Uzak ve yabancı ülkelerin doğa ve insanlarını anlatan romandır.
- Egzotik Roman: Uzak ve yabancı ülkelerin doğa ve insanlarını anlatan romandır.
- Tezli Roman: Bir görüş veya düşünceyi
savunan romandır.
- Polisiye Roman: Dedektif hikayelerini anlatan romandır.
- Polisiye Roman: Dedektif hikayelerini anlatan romandır.
2.
Hikaye: Olmuş ya da olması mümkün olayları
anlatan kısa sanat eserleridir.
*Tek bir
olay vardır. Olaycıklar yoktur.
*Şahıs
kadrosu romana göre dardır.
*Kişiler
çoğu zaman hayatlarının belli bir anı içinde anlatılır.
*İki tür hikaye görülür;
*İki tür hikaye görülür;
a)Olay
Hikayesi: Maupassant tarzı da denir. Olay esastır. Bizdeki temsilcisi, Ömer
Seyfettin’dir.
b)Durum Hikayesi:
Çehov tarzı da denir. Olaydan çok insanın belli bir zaman dilimindeki durumu
anlatılır. Bizdeki temsilcisi: Sait Faik Abasıyanık’tır.
3.
Masal: Olağanüstü olayların anlatıldığı sözlü bir edebiyat
ürünüdür.
*Olaylar
hayal ürünüdür.
*Yer ve
zaman belli değildir.
*Kahramanlar
insanüstü nitelikler gösterir.
*İyiler hep
iyi, kötüler hep kötüdür.
*İyiler
ödüllendirilir, kötüler cezalandırılır.
*Eğiticilik
esastır. Evrensel konular işlenir.
*Olaylar
-miş'li geçmiş zaman kullanılarak anlatılır.
4.
Makale: Bir gerçeği açıklamak, bir konuda görüş ve düşünceler öne
sürmek ya da bir tezi savunmak, desteklemek için yazılan yazılara makale denir.
*Anlatım
yalın ve yoğundur, nesnel bir nitelik taşır.
*Öne sürülen düşünce ve tez kanıtlanır.
*Öne sürülen düşünce ve tez kanıtlanır.
*Söz
oyunlarına başvurulmaz, süslü anlatımdan uzak durulur.
*Her konuda
makale yazılabilir.
*Gazete ve
dergilerde yayımlanır.
5.
Deneme: Yazarın herhangi bir konudaki görüşlerini, kesin kurallara
varmadan, kanıtlamaya kalkmadan, okuyucuyu inanmaya zorlamadan anlattığı yazı türüdür.
*Yazar,
kendisiyle konuşuyormuş gibi bir hava sezdirir.
*Samimi bir dil kullanılır.
*Samimi bir dil kullanılır.
*Yazar, öne
sürdüğü görüşleri ispatlamak zorunda değildir.
*Yazarın kesin bir sonuca varma zorunluluğu yoktur.
*Yazarın kesin bir sonuca varma zorunluluğu yoktur.
*Nurullah
Ataç "Deneme, ben ülkesidir." der.
*Yazar
anlatımda ve konu seçiminde özgürdür.
*Türün
ünlüleri, Ahmet Haşim, N. Ataç, Suut Kemal Yetkin, A. Hamdi Tanpınar, Selahattin
Eyyüboğlu.
6.
Fıkra: Yazarın, gündelik olayları, özel bir görüşle,
güzel bir üslupla, kanıtlama gereği duymadan yazdığı kısa, günübirlik yazılardır.
*Gazete
yazısıdır.
*Yazar
düşüncelerini kanıtlama yoluna gitmez.
*Dil
tabiidir. Günlük deyimlere, yer yer nükteli sözlere yer verilir.
*Okuyucuyla
sohbet ediyormuş gibi bir hava sezdirilir.
Türün ünlüleri: Ahmet Rasim, Falih Rıfkı, A. Haşim, H. Cahit Yalçın, Peyami Safa.
Türün ünlüleri: Ahmet Rasim, Falih Rıfkı, A. Haşim, H. Cahit Yalçın, Peyami Safa.
7.
Sohbet: Yazarın, gündelik olaylarla ilgili düşüncelerini, okuyucu
ile karşı karşıya oturup konuşuyormuş gibi içten bir hava içinde yazdığı yazılardır.
*Herkesi
ilgilendiren konular seçilir.
*Cümleler
çoğu zaman konuşmadaki gibi devriktir.
*Yazar, sorulu-cevaplı cümlelerle konuşuyormuş hissi verir.
*Yazar, sorulu-cevaplı cümlelerle konuşuyormuş hissi verir.
*İçtenlik,
samimilik, doğallık sohbetin özelliklerindendir.
*Türün ünlüleri: Ahmet Rasim, Şevket Rado, Atilla İlhan.
*Türün ünlüleri: Ahmet Rasim, Şevket Rado, Atilla İlhan.
8.
Eleştiri: Sanat, edebiyat, düşünce eserlerini hem öz hem yapı yönünden
açıklayan, başarılı-başarısız ya da değerli-değersiz yönlerini gösteren, bunları
örneklerle somutla-yıp belirten yazı türüdür.
*Eleştiri
objektif olmalıdır.
*Eleştiride
amaç okura ve yazara yol göstermektir.
*Eleştirmenin kişisel duygularını kattığı eleştirilere öznel eleştiri, kişisel duygularını katmadığı, objektif olduğu eleştirilere de nesnel eleştiri denir.
*Eleştirmenin kişisel duygularını kattığı eleştirilere öznel eleştiri, kişisel duygularını katmadığı, objektif olduğu eleştirilere de nesnel eleştiri denir.
9.
Günlük (Günce): Yaşanan olayların, izlenimlerin, tarih
atılarak, günü gününe yazılması ile oluşan türe günlük denir.
*Kısa
yazılardır.
*Olayı
yaşayan kişi tarafından yazılır.
*Yazarın
hayatından izler taşır.
*İçten ve
sevecendir.
*Ruzname de
denir.
*Türün
ünlüleri: Oktay Akbal, Suut Kemal Yetkin,
Seyit Kemal
Karaalioğlu.
10.
Hatıra
(Anı): Bir yazarın kendisinin yaşadığı
ya da tanık olduğu olayları, sanat değeri taşıyan bir üslupla anlattığı yazılardır.
*Geçmişteki
olay üzerine yazılır.
*Yazar,
olayları kendi bakış açısından anlatır.
*Anılar, yaşandığı dönem hakkında bilgi verir.
*Anılarda, yazarın kişisel bakışı söz konusudur.
*Türün ünlüleri: Namık Kemal, Ziya Paşa, Ahmet Rasim, Halit Ziya, Hüseyin Cahit, Falih Rıfkı.
*Anılar, yaşandığı dönem hakkında bilgi verir.
*Anılarda, yazarın kişisel bakışı söz konusudur.
*Türün ünlüleri: Namık Kemal, Ziya Paşa, Ahmet Rasim, Halit Ziya, Hüseyin Cahit, Falih Rıfkı.
11.
Biyografi: Ünlü kişilerin hayatını anlatan yazı türüdür.
Kişiyi tüm yönleriyle tanıtır. Açık, sade bir dil kullanılır. Divan edebiyatında
şairleri anlatan bu eserlere, "Tezkire" denirdi. Türün ünlüleri:
Mithat Cemal Kuntay, Şevket Süreyya Aydemir.
12.
Otobiyografi:
Bir kimsenin kendi yaşam
olaylarını anlattığı eserlerdir.
*Çoğu zaman
bunlarda, sanatçı kendisiyle beraber aile büyüklerinden, çevreden, aile içi
durumlardan da söz eder.
13.
Monografi: Başlı başına bir konuyu incelemek amacıyla yazılan yazı türüdür.
14.
Mektup: Bir düşünce veya duygunun birilerine
iletilmesi amacıyla yazılan özel yazılardır.
*Türün
ünlüleri: Fuzuli, Namık Kemal, Ziya Gökalp, A. Hamdi Tanpınar, Cahit Sıtkı Tarancı.
15.
Gezi Yazısı: Gezilip görülen yerler hakkında yazılan
yazılardır.
*Gezi
yazısında yazar daima, gezdiği yerleri anlatmalı, uydurma, yanlış bilgiler
vermemelidir.
*Yazar
gördüklerini, okuyucusunun daha iyi algılaması için, karşılaştırma yapar. Okur
sanki o yerleri sanatçıyla gezer gibi olur.
16.
Tiyatro: Hayattaki olayları konu edinen, sahnede oynanmak
amacıyla yazılan edebi eserdir.
*Roman ve
hikaye soyut olduğu halde, tiyatro somuttur.
*Tiyatro eserleri, konularına göre dram, trajedi ve komedi gibi türlere ayrılır.
*Tiyatro eserleri, konularına göre dram, trajedi ve komedi gibi türlere ayrılır.
a-Trajedi: Seyirciye, hayatın acıklı yönlerini
göstermek, ahlak, erdemi anlatmak için yazılmış manzum eserlerdir.
*Konusunu
seçkin kimselerin hayatından ya da mitolojiden alır.
*Kahramanları
tanrılar, tanrıçalar ve soylu kimselerdir.
*Kusursuz bir üslubu vardır. Kaba sözlere yer verilmez.
*Eser baştan sona kadar ağırbaşlı, ciddi bir hava içinde geçer.
*Kusursuz bir üslubu vardır. Kaba sözlere yer verilmez.
*Eser baştan sona kadar ağırbaşlı, ciddi bir hava içinde geçer.
*Çirkin
olaylar, seyircinin gözü önünde gerçekleştirilmez, sahne arkasında
gerçekleştirilir. Bu olaylar haberciler tarafından sahnede aktarılır.
*Üç birlik
kuralına uyulur. (Yer, zaman, olay)
*Oyunda
korolara yer verilir.
*Ünlü
trajedi yazarları: Eski Yunan; Aiskhylos, Eurupides, Sophokles / Fransız;
Corneille, Racine.
b-Komedi: İnsanların ve olayların gülünç yönlerini
ortaya koymak, izleyenleri güldürmek ve düşündürmek amacıyla yazılmış tiyatro
eseridir.
*Konusunu,
yaşanılan hayattan ve günlük olaylardan alır.
*Kişiler halktan ve yüksek zümreden her çeşit insan olabilir.
*Her türlü söze şakaya yer verilir.
*Kişiler halktan ve yüksek zümreden her çeşit insan olabilir.
*Her türlü söze şakaya yer verilir.
*Kişilerin her
türlü davranışları sahnede gösterilir.
*Birbirini izleyen diyalog ve koro bölümlerinden oluşur.
*Manzum olarak yazılır.
*Birbirini izleyen diyalog ve koro bölümlerinden oluşur.
*Manzum olarak yazılır.
*Üç birlik
kuralına uyulur.
Türün
yazarları: Yunan-Aristophanes, Fransız-Moli-ere.
c-Dram: Hayatı olduğu gibi acıklı ve gülünç
yönleriyle sahnede göstermek için yazılan tiyatro eseridir.
*Hayatı
olduğu gibi yansıtır. Trajedi ve Komedi kaynaşmıştır.
*Konusunu günlük yaşamdan ve tarihten alır.
*Konusunu günlük yaşamdan ve tarihten alır.
*Üç birlik
kuralına uyma zorunluluğu yoktur.
*Olaylar,
çirkin dahi olsa sahnede gösterildiği gibi kişiler hangi sınıf ve halktan
olursa olsun dramda yer alır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder