İSİMLER İSİM (AD)
Varlıkları, kavramları karşılayan
sözcüklerdir. İsimlerle, karşıladıkları kavram ve nesneler arasında çok sıkı
bir ilgi vardır. Bunlar daima birbirlerini çağrıştırır. Örneğin
"kitap" sözü aklımızda hemen varlık olarak "kitap"
nesnesini canlandırır. Ya da bir kitabı gördüğümüzde zihnimize hemen onu karşılayan
isim gelir. Kavramlar için ise bu kadar belirgin bir ilişkinin varlığını
söyleyemeyiz. Örneğin "dert" dendiğinde aklımızda bir nesne
canlanmaz; ancak bunun insanı sıkıntıya sokan bir durum olduğu zihnimizde
belirir. Şimdi isim çeşitlerini görelim.
1. Cins
(Tür) İsmi Aynı türden varlıkları karşılayan isimlerdir. Bu varlıkların
benzerleri etrafta çoktur: “Ağaç, çiçek, kitap, ev, okul, insan, ders...”
2. Özel
İsim Tek
olan, tam bir benzeri bulunmayan varlıkları karşılayan isimlerdir. Balıkesir,
Çukurova, Alpler gibi yer adları, Yunus, Serpil, Recep gibi kişi adları, Türkiye,
Portekiz, Hollanda gibi ülke adları, Günün Ötesi, Kiralık Konak, Türk Edebiyatı,
Hürriyet gibi kitap, dergi, gazete adları, Bilkent Üniversitesi, Yeşilay,
Türkiye Büyük Millet Meclisi gibi kurum adları, Almanca, Türkçe, Rusça gibi dil
adları, İslâmiyet, Ortodoks, Yahudilik gibi din adları, Boncuk, Tekir, Yumak
gibi hayvanlara verilen adlar özel isimdir.
3.
Tekil İsim Sayıca tek bir varlığı karşılayan isimlere tekil isim denir. Bunlar
"kitap, çocuk, şiir, bilgisayar..." gibi bir varlığı
karşılayan isimlerdir.
4.
Çoğul İsim Sayıca birden çok varlığı karşılayan isimlerdir. Çoğul
isimler, "-ler, -lar" eki getirilerek yapılır. "Kitaplar,
çocuklar, şiirler, bilgisayarlar..." isimleri çoğul isimlerdir.
5.
Topluluk İsmi Yapıca tekil
olduğu hâlde, yani çoğul eki almadığı halde birden çok varlığı karşılayan isimlere
topluluk ismi denir. "Toplum, halk, millet, ordu, bölük,
sürü..." sözcükleri
birer topluluk adıdır. Topluluk isimleri de çoğul eki alabilir. Bu durumda
grupların çoğulu bildirilmiş olur. Örneğin, "Ordular ilk
hedefiniz Akdeniz!" cümlesinde "ordu" topluluk ismi çoğul eki
almıştır. Burada ordunun birden fazla olduğu anlatılmak istenmiştir.
6.
Somut (Madde) İsim Duyu organlarımız ile algılanan isimlere somut isim denir. "Kitap,
masa, insan, ışık..." beş duyumuzdan biri ile algılanan somut isimlerdir.
7.
Soyut (Mana) İsim Duyu organlarımız ile algılanamayan, ama varlığına
inandığımız isimlerdir. "Neşe, özlem, sevgi, korku..." duyu
organlarımız ile algılanamayan soyut isimlerdir.
İSİM
(AD) TAMLAMALARI
Bir ismin aitlik ilgisi bakımından daha
belirli hâle gelmesi için başka bir isim tarafından tamlanmasıyla meydana gelen
söz öbeğine isim tamlaması denir. Belli kurallar dâhilinde en az iki sözcük
bir araya gelerek isim tamlamasını oluşturur. İsim tamlamaları "tamlayan
ve tamlanan" olmak üzere iki unsurdan oluşur. Tamlayan birinci sözcük,
tamlanan ise ikinci sözcüktür. İsim tamlamalarının tamlayanında ilgi, tamlananında
ise iyelik eki vardır. Şimdi isim tamlamasının türlerini görelim.
1.
Belirtili isim Tamlaması
Tamlayanın ilgi, tamlananın iyelik eki aldığı tamlamalardır.
Her iki unsuru da ek alarak oluşturulan bu tür tamlamalarda kuvvetli bir aitlik
ilgisi vardır. "Evin kapısı açık kalmış." cümlesindeki
“evin kapısı” altı çizili söz öbeği belirtili isim tamlamasıdır. Görüldüğü
gibi, her iki sözcük de ek almıştır. Bu tamlamada iki sözcük arasındaki kuvvetli
bir ilişki kendini göstermektedir. Belirtili isim tamlamalarında tamlayan ile tamlanan
arasına başka sözcükler girebilir. "Kerem'in mavi
gömleği güzelmiş." cümlesinde araya "mavi" sıfatı girmiştir.
"- den" hal eki tamlayanda kullanılan ilgi ekinin yerine geçerek
belirtili isim tamlaması kurabilir. "Resimlerin birini
de ben alayım." cümlesindeki "resimlerin birini" sözü
belirtili isim tamlamasıdır. Biz bunu "resimlerden birini" biçiminde
de söyleyebiliriz. Yani sadece tamlayan eki "-in" yerine, aynı işlevi
gören "-den" hâl ekini getirmiş oluyoruz. Belirtili isim
tamlamalarında bir tamlayan birden fazla tamlanana bağlanabileceği gibi, bir
tamlanan birden fazla tamlayana da bağlanabilir. "Evin bahçesi,
odaları, mutfağı o kadar geniş ki..." cümlesinde "evin" tamlayan;
"bahçesi, odaları, mutfağı" sözcükleri de tamlanandır. "Kırların,
çiçeklerin, kuşların, böceklerin neşesi hepimizi coşturmuştu." cümlesinde
"kırların, çiçeklerin, kuşların, böceklerin" tamlayan;
"neşesi" tamlanandır.
2.
Belirtisiz İsim Tamlaması
Tamlayanın ilgi eki almayıp tamlananın iyelik eki
aldığı tamlamalardır. Bu tür tamlamalarda bir ismin başka bir isme aitliğinden
çok bir nesne ya da kavram ismi oluşturmak esastır. "Çocuğun
elbisesini alacağız." cümlesindeki "çocuğun elbisesi" tamlaması
belirtilidir. Bu tamlamada belli bir çocuğa ait elbiseden söz edilmektedir. Biz
bu tamlamayı, "Çocuk elbisesi alacağız." şeklinde söylersek yani
"-nın" ekini kaldırırsak tamlama belirtisiz olur. Bu durumda belli
bir kişiye ait elbiseden değil, genel bir elbise çeşidinden "çocuk
elbisesi" nden söz etmiş oluruz. Belirtisiz isim tamlamalarında tamlayan tamlananın
neden yapıldığını, neye benzediğini bildirebilir: "Lahana
turşusu", "Erik hoşafı", "Bulgur pilâvı" Bu
tamlamalarda tamlayan tamlanın neyden yapıldığını bildirir. "Deve
kuşu", "Kılıç balığı", "Küpe çiçeği" Bu
tamlamalarda ise tamlayan tamlananın neye benzediğini bildirir. Belirtisiz isim
tamlaması sıfat göreviyle kullanılabilir. "El yazması kitaplar
şimdi çok değerli." cümlesinde "el yazması" belirtisiz isim tamlamasıdır.
Bu tamlama cümlede sıfat göreviyle kullanılmıştır.
3.
Takısız İsim Tamlaması
Tamlayanı ve tamlananı ek almamış olan isim tamlamalarıdır.
Takısız isim tamlamalarında her iki unsur da ilgi ve iyelik eklerini almaz. Bu tamlamaları
iki grupta inceleyebiliriz: a. Bir şeyin neyden yapıldığını gösterir. "Boynunda
altın kolye vardı." cümlesindeki "altın kolye" sözü kolyenin altından
yapıldığını gösterir. "Cam vazo, çelik tencere, deri mont"
tamlamaları
da bunlara örnektir. b. Bir şeyin neye benzediğini bildirir. "Altın
saçları rüzgârda dalgalanır." cümlesinde "altın saç" takısız isim tamlamasıdır.
Bu tamlamada "saçlar" altına benzetilmiştir. "Gül
yanak, zeytin göz, tilki Rıfkı..." gibi tamlamalar takısız isim tamlamasıdır.
4. Zincirleme
İsim Tamlaması
Tamlayanın, tamlananın veya her ikisinin kendi
içinde başka bir isim tamlaması olduğu söz öbekleridir. Zincirleme isim
tamlamaları en az üç ismin bir raya gelmesi ile oluşur. "Macera
romanlarının okuyucusu çoktur." cümlesinde "macera romanları"
belirtisiz isim tamlamasıdır. Bu tamlamaya "-nın" ilgi eki eklenmiş
ve tamlama "okuyucusu" tamlananına bağlanmış. Böylece iki tamlama iç
içe girmiş ve zincirleme isim tamlaması olmuştur: "Saka
kuşunun ötüşü çok hoştu." cümlesinde "saka kuşunun ötüşü" üç
isimden oluşan zincirleme isim tamlamasıdır. Tamlayan "saka kuşu",
tamlanan ise "ötüşü" sözcüğüdür.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder