30 Mart 2020 Pazartesi

12. SINIF 5. ÜNİTE TİYATRO TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERS NOTLARI (2019-2020)



5. ÜNİTE TİYATRO DN
12. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERS NOTLARI  (2019-2020)
TİYATRO

 1950 SONRASI TÜRK TİYATROSU

 Tiyatro: Sahne üzerinde ve bir seyirci topluluğu önünde, sanatçılar tarafından, hareketli olarak canlandırılacak nitelikte yazılan edebi türdür.
*** Başka bir tanımla ifade edilecek olursa; herhangi bir olay, durum veya tasarının sahnede canlandırılması amacı ile yazılmış eserlere “dramatik metinler” denir. Bu metinlerin sahnede canlandırılması ile ortaya çıkan sanat da tiyatro olarak adlandırılır.

 KISACA TÜRK TİYATROSUNUN GELİŞİMİ
Türk edebiyatında sözlü gelenek içinde ortaya çıkıp gelişen geleneksel Türk tiyatrosu (Karagöz, orta oyunu, meddah, seyirlik köy oyunları, kukla vb.) yüzyıllarca varlığını sürdürmüştür.
***Modern tiyatro, Türk edebiyatına Tanzimat Dönemi’nde Batı’dan gelmiştir. Bu dönemde Şinasi ilk yerli oyun olan Şair Evlenmesi’ni yazmış; Ahmet Vefik Paşa, Fransız sanatçı Moliére’den uyarlamalar yapmıştır. Modern tiyatro kurulurken kimi zaman geleneksel tiyatroya ait unsurlardan da yararlanılmıştır.
***1877-1908 arasında II. Abdülhamit’in “istibdat” adı verilen baskıcı dönemi, sanatçılar üzerinde etkili olduğu için Türk tiyatrosunda bir gelişme olmamıştır.
***Millî Edebiyat Dönemi’nde tiyatro yeniden canlanmıştır. İlk Müslüman kadın oyuncu Afife Jale bu dönemde sahneye çıkmıştır. Musahipzade Celal bu dönemin en önemli tiyatro yazarlarındandır.
***Milli Edebiyat tiyatrosunda görülen gelişme; Cumhuriyet Dönemi’nde devlet konservatuvarlarının, devlet tiyatrolarının, şehir tiyatrolarının açılması ve özel tiyatro gruplarının oluşması ile güçlenerek devam etmiştir.
***Çağdaş tiyatro anlayışı, modern tiyatro salonları, yeni eserler (çeviri, uyarlama, telif), profesyonel oyuncu, yönetmen, sahne tekniği, makyaj, kostüm vb. ile tiyatro artık kurumsallaşmıştır.
***Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı’nda tiyatro türünün Batı edebiyatındaki tiyatro geleneği ile
ilişkisi güçlüdür. Bu dönemde Batı tiyatrosu örnek alınarak trajedi, komedi ve dram türlerinde eserler
yazılmış; müzikli, danslı; benzetmeci, göstermeci, epik tiyatro örnekleri verilmiştir.

 TÜRK TİYATROSU İLK’LERİ
Modern tiyatro öncesinde Anadolu'da geleneksel Türk tiyatrosu egemendi. Karagöz, Meddah, orta oyunu ve köy seyirlik oyunları...
***Bizde Batılı anlamda tiyatro ilk kezTanzimat Dönemi'nde görülmüştür. Bu dönemde Tanzimat sanatçıları Batı'dan tiyatro çevirileri yapmıştır. (Örneğin Ahmet Vefik Paşa'nınMoliere'den yaptığı çeviriler)
***Modern anlamda ilk yerli tiyatro Şinasi'nin Şair Evlenmesi'dir. Bir töre komedisi olan oyunda görücü üsulüyle evlenmenin sakıncaları işlenmiştir.
***Sahnelenen ilk yerli tiyatro Namık Kemal’inVatan Yahut Silistreadlı oyunudur.
***Türk edebiyatında ilk dram örneği Recaizade Mahmut Ekrem’in Afife Anjelik adlı eseridir.
***Modern anlamda Türk tiyatrosunun asıl kurucusuMuhsin Ertuğrul’dur.
***Cumhuriyet Dönemi’nde heceyle yazılan ilk tiyatroYusuf Ziya Ortaç’ın Binnaz adlı oyunudur.
***Epik tiyatronun kurucusu CumhuriyetDönemi sanatçısı Haldun Taner’in Keşanlı Ali Destanı’dır.
***İlk Müslüman kadın tiyatrocu Afife Jale’dir. ***İstanbul’da temsil vermek üzere kurulan ilk tiyatro Gedik PaşaTiyatrosu’dur.
***Güngör Dilmen; Canlı Maymun Lokantasıeseriyle absürt (saçma) tiyatronunönemli temsilcisidir.

 CUMHURİYET DÖNEMİ'NDE TİYATRO   (1923-1950)
Millî Edebiyat Dönemi’nde tiyatroda görülen gelişme; Cumhuriyet Dönemi’nde devlet konservatuarlarının, devlet tiyatrolarının, şehir tiyatrolarının açılması ve özel tiyatro gruplarının oluşması ile güçlenerek devam etmiştir.
 Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı’nda Batı tiyatrosu örnek alınarak trajedi, komedi ve dram türlerinde eserler yazılmış; müzikli, danslı; benzetmeci, göstermeci, epik tiyatro örnekleri verilmiştir. Çağdaş tiyatro anlayışı, modern tiyatro salonları, yeni eserler (çeviri, uyarlama, telif), profesyonel oyuncu, yönetmen, sahne tekniği, makyaj, kostüm vb. ile tiyatro artık kurumsallaşmıştır.
 Bu dönemde Muhsin Ertuğrul, modern Türk tiyatrosunun oluşmasında önemli katkılar sağlamıştır.
1923-1950 yılları arasında tiyatro, daha çok, Cumhuriyet değerlerinin halka aktarılmasında bir araç olarak kullanılmıştır.

Cumhuriyet'in ilk yıllarında tiyatro yazarları daha çok Türk tarihi, efsaneler ve masallara yönelmiş, bu yolla ulusal bilinci pekiştirmek istemişlerdir.
 Özellikle 1930'lu yıllarda Atatürk'ün belirlediği amaç doğrultusunda konusunu Türk tarih ve uygarlıklarından, destan ve efsanelerden, Cumhuriyet kazanımlarından, devrimlerinden alan birçok oyun yazılmıştır. Bu yıllarda Yaşar Nabi'nin Mete; Behçet Kemal'in Çoban ve Atilla, Necip Fazıl'ın Sabır Taşı adlı oyunları Türklerin erdemleri ve uygarlığını yansıtmak amacını taşırlar.
1940'lı yıllarda değer yargılarının değişmesi ve ekonomik koşulların aile üzerinde etkisi durulmuş, ayrıca bu yıllarda geleneksel Türk tiyatrosunun izleri görülmüştür.
1950'li yıllarda tiyatromuzda hem nicelik hem nitelik bakımından büyük bir gelişme görülür. Devlet ve şehir tiyatrolarının, özel tiyatroların, oyun yazarlarının ve tiyatro türündeki eserlerin sayısında da ciddi bir artış görülür. Bu dönemde yerli oyunlar Devlet Tiyatrolarında sahnelenerek seyirciyle buluşur.
Konular ve Temalar: Anadolu’ya yönelimin yoğunlaştığı bu dönem tiyatrosunda Kurtuluş Savaşı yılları, Atatürk'ün fikirleri, Cumhuriyet düzeninin olumlu yönleri, mitoloji, efsaneler ve masalları, Türk tarihi, Türk milliyetçiliği, Batılılaşma, toplumsal
değerlerdeki değişimler, eski ve yeni yaşam biçimlerinin çatışması vb. sıkça işlenen temalardır.

1923-1950 ARASI ÖNEMLİ TİYATRO YAZARLARI
Musahipzade Celal***Fermanlı Deli Hazretleri, Aynaroz Kadısı, Kafes Arkasında, Bir Kavuk Devrildi, Mum Söndü, Gül ve Gönül
İbnürrefik Ahmet Nuri Sekizinci***Hisse-i Şayia
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu*** İnanmak
Reşat Nuri Güntekin*** Taş Parçası
Nahid Sırrı Örik*** Sönmeyen Ateş
Halit Fahri Ozansoy*** Sönen Kandiller, Nedim, On Yılın Destanı
Faruk Nafiz Çamlıbel*** Akın, Canavar
Hüseyin Rahmi Gürpınar*** Kadın Erkekleşince
Münir Hayri Egeli*** Bayönder
Yaşar Nabi Nayır***İnkılâp Çocukları
Cevdet Kudret***Tersine Akan Nehir, Rüya İçinde Rüya

1950-1980 ARASI  CUMHURİYET DÖNEMİ TÜRK TİYATROSU
 1950 sonrasında tiyatro teknik açıdan ilerlemiş, tiyatroda işlenen konular çeşitlenmiştir.
 Bu dönemde hem çeviri oyunların hem de nitelikli yerli oyunların sayısı artmış, bir yandan da çoğu uyarlama olan müzikli oyun türlerinde eserler verilmiştir.
 Sahne tekniğine uygun, yalın bir dil kullanılmıştır.
 Bireysel ve toplumsal konuların işlendiği bu dönemde yurt sorunları, kadının toplum yaşamındaki yeri; köy, töre, kuşak çatışması, değer yargıları vb. temalara yönelim artmıştır.
 Bu dönemde eğitim ve sorunları ön plana çıkar. Kuşaklar arası ve kentli köylü arası eğitim farkından doğan çatışmalar işlenir. Ebeveyn-çocuk,
kadın-erkek, ağaç-köylü, imam-muhtar-öğretmen ilişkileri işlenir.
 Sosyal değişimlerin birey ve toplum yaşamındaki etkileri siyasal, sosyal ve psikolojik yaklaşımlarla yansıtılmıştır.
1970'ten sonra 12 Mart olayı buna bağlı olarak Türk tarihini yeniden gözden geçirme, işçi sorunları, Almanya'ya gidenlerin kültür çatışmaları, Almanya'da yetişmekte olan birinci, ikinci kuşak sorunları işlenir.


Keşanlı Ali Destanı, Haldun Taner tarafından yazılan edebiyatımızdaki ilk epik tiyatro örneğidir.
Oyun ilk kez 31 Mart 1964 tarihinde Gülriz Sururi-Engin Cezzar tiyatrosunda sahnelendi. 1970 yılına gelinceye kadar Türkiye'nin büyük kentlerinde toplam 493 kez sahnelenen Keşanlı Ali Destanı, aradan yıllar geçmesine rağmen Türk tiyatrosunun temel taşlarından olma özelliğini yitirmedi. Oyun, Cumhuriyetin ilk yıllarından Demokrat Parti dönemine kadarki süreçleri yalın bir dille ve eleştirel bir bakışla gülmece tarzında yorumlar.

1950-1980 ARASI ÖNEMLİ TİYATRO YAZARLARI VE ESERLERİ

Ahmet Kutsi Tecer***Koçyiğit Köroğlu
Adalet Ağaoğlu***Çatıdaki Çatlak
Başar Sabuncu***Şerefiye
Cahit Atay***Gültepe Oyunları
Cevat Fehmi Başkut***Buzlar Çözülmeden, Ayarsızlar
Güngör Dilmen***Midas’ın Kulakları
Haldun Taner***Keşanlı Ali Destanı
Necati Cumalı***Boş Beşik, Nalınlar, Yaralı Geyik
Nezihe Meriç***Sular Aydınlanıyordu
Oktay Arayıcı***Dışarda Yağmur Var
 Orhan Asena***Hurrem Sultan
 Recep Bilginer***Sarı Naciye, Gazeteciden Dost
Refik Erduran***Karayar Köprüsü, Cengiz Han’ın Bisikleti
Sabahattin Kudret Aksal***Kahvede Şenlik Var, Şakacı
Selahattin Batu***Oğuzata
Tuncer Cücenoğlu***Kördövüşü
Turan Oflazoğlu***IV. Murat
Turgut Özakman***Töre
Vedat Nedim Töre*** Sanatkar Aşkı, Hep ve Hiç

DÜNYA EDEBİYATI’NDA TİYATRO
İlk yetkin örnekleri Eski Yunan’da görülen tiyatro, yüzyıllar içinde farklı türlere ayrılarak gelişimini sürdürmüştür.
Eski Yunan edebiyatında
Aiskhylos***Zincire Vurulmuş Prometheus,
Sophokles*** Kral Oidipus

İngiliz edebiyatında
Shakespeare*** Romeo ve Juliet
George Bernard Shaw*** Kırgınlar Evi
Samuel Beckett*** Mutlu Günler

Fransız edebiyatında
Racine’in (Rasin) ***Andromaque (Andromak),
Corneille’in (Korney) *** Le Cid (Lö Sid)
Moliére (Molyer) ***Cimri
Victor Hugo*** Hernani

Alman edebiyatında
 Schiller*** Wilhelm Tell (Vilhelm Tel)
 Goethe***Faust (Faust)
 Bertolt Brecht (Bertolt Bireşt) ***Evet Diyen Hayır Diyen

Norveç edebiyatında
Henrik İbsen***Bir Bebek Evi, Yaban Ördeği;

Rus edebiyatında
Gogol*** Müfettiş
Çehov***Üç Kız Kardeş, Vanya Dayı

adlı oyunları dünya edebiyatının tanınmış tiyatro eserlerindendir…

CUMHURİYET DÖNEMİ ÖNEMLİ TİYATRO YAZARLARI
HALDUN TANER (1916-1986)
 Öykü ve oyun yazarıdır.
 Eserlerinde çağının sorunlarını ortaya koymuş, eser kişilerinden hareketle çözümler de sunmuştur.
Epik tiyatronun, kabare tiyatrosunun bizdeki öncüsüdür.
 Eserlerinde entrikalı, sürprizli, güldürücü olaylara yer vermiştir.
 Eserlerinde izleyenlere yer yer bilgi veren
 ansiklopedik bir yan da bulunmaktadır.
Zeki Alasya ve Metin Akpınar ile Deve
 Kuşu Kabaresi’ni kurmuştur.

Tiyatroları: Günün Adamı, Dışarıdakiler,
Huzur Çıkmazı, Keşanlı Ali Destanı
Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım
REFİK ERDURAN (1928-2017)
 Tiyatro eserleriyle tanınmıştır.
 Tiyatro eleştirisi, fıkra, roman türünde de eserler vermiştir.
Tiyatroları: Cengiz Han'ın Bisikleti, Karayar Köprüsü, Bunu Yapan iki Kişi, Canavar Cafer

Turgut ÖZAKMAN (1930-2013)
Tiyatro, roman, araştırma inceleme gibi alanlarda eserler vermiştir.
Eserlerinde çoğunlukla Türk tarihinin çeşitli evrelerini ele almıştır.
Tiyatroları: Pembe Evin Kaderi, Ben Mimar Sinan, Ah Şu Gençler Roman: Şu Çılgın Türkler, Diriliş-Çanakkale 1915

ORHAN ASENA (1922- 2001)
 Edebiyata şiirle başlamış, tiyatro yazarı olarak tanınmıştır.
 Gılgamış Destanı'ndan esinlenerek yazdığı "Tanrılar ve insanlar" oyunuyla ünlenmiştir.
 Tarihten aldığı olayları ve topluma mal olmuş kişileri konu edinmiştir.
Tiyatroları: Tohum ve Toprak, Hürrem Sultan, Tanrılar ve İnsanlar, Fadik Kız, Atçalı Kel Mehmet, Karacaoğlan, Ölü Kentin Nabzı

TURAN OFLAZOGLU (1932-…)
 Tiyatro yazarıdır.
 Oyunlarının konusunu, köyden ve Türk tarihinden almıştır.

Tiyatroları: IV. Murat, Deli İbrahim, Genç Osman,
Kösem Sultan, Bizans Düştü

RECEP BİLGİNER (1922-2005)
 Şiirleri de olmasına karşın
tiyatrocu olarak tanınmıştır.
 Oyunlarında toplumsal konuları işlemiştir.

Tiyatroları: İsyancılar, Sarı Naciye, Yunus Emre,
Parkta Bir Sonbahar Günüydü, Mevlâna, Ben Kimim, Karım ve Kızım

NAHİD SIRRI ÖRİK (1895–1960)
 Hikâye, roman, oyun yazarıdır. Çevirmenlik yapmıştır. Abdülhamit Düşerken adlı romanı ünlüdür. Ayrıca oyun yazarıdır.
Tiyatroları: Sönmeyen Ateş, Muharrir, Alınyazısı

SABAHATTİN KUDRET AKSAL (1920-1993)
Şair, hikâye ve oyun yazarıdır.
Öykü ve tiyatrolarında ruh tahlillerine ve biçim kaygısına önem vermiştir.

ESERLERİ: Evin Üstündeki Bulut, Şakacı, Bir Odada Üç Ayna Tersine Dönen Şemsiye, Kahvede Şenlik Var, Kral Üşümesi Bay Hiç Sonsuzluk Kitabevi, Önemli Adam (oyun)

GÜNGÖR DİLMEN (1930-2012)
Edebiyatımızda absürt tiyatronun önemli bir temsilcisidir.
Konularını daha çok tarih ve mitolojiden almış, oyunlarındaki teknikle dikkatleri çekmiştir.
 Oyunlarında çağın eleştirisini yapar.
Edebiyatımızın en önemli absürt tiyatro örneği sayılan "Canlı Maymun Lokantası"nda Batı'nın gelişmişlik-gelişmemişlik kavramları ile Doğu'nun madde ve duygu kavramlarını karşı karşıya getirip değerlendirir.
"Midas'ın Kulakları", "Midas'ın Altınları", "Midas'ın Kördüğümü" oyunlarıyla bir "Midas Üçlemesi" oluşturur. Midas üçlemesinde mitolojiden yararlanır.
Eserleri: (Tiyatro): Canlı Maymun Lokantası, Ayak Parmakları, Kurban, Akad’ın Yayı, Midas’ın Kulakları, Midas’ın Altınları, Midas’ın Kördüğümü, Ben Anadolu, Aşkımız Aksaray’ın En Büyük Yangını, Troya İçinde Vurdular Beni, Galile'nin Günahları, Osmanlı Dram Kumpanyası

NECATİ CUMALI (1921-2001)
Cumhuriyet Dönemi'nde şiir, hikâye, roman ve tiyatro türlerinde eserler vermiştir.
Gözlemlerinden yola çıkarak toplumsal sorunları ele almıştır.
Ege bölgesinin kırsal insanının yaşantısını anlatmıştır. (Tütün Zamanı (1971'de Zeliş adıyla) Yağmurlar ve Topraklar, Acı Tütün bu ürünlerin en başarılıları arasında yer alır.
Sinemaya da uyarlanmış olan "Susuz Yaz" adlı eserini hem tiyatro hem de hikâye biçiminde kaleme almıştır. Metin Erksan'ın yönettiği 1964 yılında Berlin Film Festivali'nde Altın Ayı Ödülü'nü kazanmıştır.
Küçük hikâye türünde önemli başarılar elde eder. Kendi yaşantısına girenler onun bütün dünyasının sınırlarını çizer.
Oyunları
 Nalınlar
 Vur Emri
 Mine
 Derya Gülü
 Boş Beşik
 Ezik Otlar



GÖSTERMEYE BAĞLI EDEBİ METİNLER TİYATRO ÖZET
1. Bu dönemde batılı anlamda tiyatro eserleri yazılmış.
2. Bu dönem tiyatrolarında dil ve anlatım zenginleştirilmiş. Halkın anlayabileceği açık ve anlaşılır bir dil kullanılmıştır.
3. Bu dönem tiyatrolarında ulusçuluk, Osmanlı imparatorluğu, aile yapısı, bireysel sorunlar ve toplumsal sorunlar, köy gerçekliği, gecekondularda yaşayan insanların problemler, toplumsal ve ekonomik adaletsizliği düşündüren konular işlenmiş. Yakın geçmiş eleştirilmiş. Osmanlı tarihine özgü önemli şahsiyet ve olaylar yorumlanmış. Değişen yaşam tarzının beraberinde getirdiği aile dramları konu edilmiş; konular işlenirken âdet ve geleneklerden yararlanılmıştır.
4. Eserlerde kişiler iyiler-kötüler, ezenler-ezilenler şeklinde gruplara ayrılmıştır.
5. Epik tiyatro ve Uyumsuz (absürd) tiyatro gibi iki koldan ilerlemiştir.
6. Bu dönemde daha çok absürd (uyumsuz, saçma) tiyatro yazılmıştır.

ABSÜRD TİYATRO
1. Bu akım, yaşamın temelde bir saçmalığa dayandığını ve sanat da yaşamı yansıttığından, sanatın da aynı türden bir saçmalığa sahip olması gerektiğini savunur.
2. En büyük amacı dünyanın, yaşamın anlamsızlığını ve amaçsızlığını göstermektir.
3. Seyirciyi hayatı sorgulamaya yöneltir.
4. Dili de çoğu zaman küfürlüdür.
5. Klasik oyun örgüsünü reddeder.
6. Okuyucuya ve izleyiciye hikâyenin sonunu kendi zevkine ve anlayışına göre hayal etme imkânı verir.
7. Kahramanların psikolojisini anlatır.
8. Konuya göre dekoru reddeder.
9. Hiçbir şey anlatmak amacında değildir.
10. Amaçsız tiyatrodur. Ne vermek istediği bir mesaj ne de bir öğreti vardır.

EPİK TİYATRO
1. İsminden anlaşılanın aksine kahramanlık konuları işleyen tiyatro türü değildir.
2. İzleyiciye toplumsal çarpıklıkları eleştirip göstererek, izleyiciyi bu eleştirilere katmayı hedefleyen bir türdür. Bu anlamda toplumsal bir tiyatro türüdür.
3. Klasik tiyatrodaki gibi seyircinin kendisini oyunun içinde hissetmesi amaçlanmaz. İzleyen oyunla ilgili karar vermeye zorlanır.
4. Temelinde sosyalizm olan siyasal amaçlı bir tiyatro düşüncesidir.
5. Olaylar, durumlar parça parça verilir; arada bir şarkılar, türküler söylenir, anlatıcılar devreye girer.
6. Seyirci tam bir gözlemci olarak kalır. Acı duymak, sevinmek, coşkulanmak yerine durumlar üzerinde düşünür; kendisini ve olayları nasıl değiştirebileceğini anlamaya çalışır.
7. Sahneyi bir ideolojinin propaganda aracı olarak kullanır; seyircilerin kalbine değil, kafasına seslenir.
8. Bizde, Haldun Taner’in “Keşanlı Ali Destanı” adlı oyunu ilk epik tiyatro denemesidir.




PARAGRAFTA ANLAM İÇİN AŞAĞIDAKİ LİNKE TIKLAYIN 

  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

12. SINIF 3. ÜNİTE ŞİİR TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERS NOTLARI (2023-2024)

3. ÜNİTE ŞİİR 12. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERS NOTLARI    (2023-2024) 1. SAF (ÖZ) ŞİİR ANLAYIŞI   SAF (ÖZ) ŞİİRİN O...